MHP Genel Başkanı Devlet Bahçeli, "ABD'nin Ankara Büyükelçisi ve Suriye Özel Temsilcisi Tom Barrack'ın Bahreyn'in başkenti Manama'da, 'Türkiye ile İsrail arasında Hazar Denizi'nden Akdeniz’e kadar işbirliği göreceksiniz' beyanatı, görev yaptığı ülkeye politik rota çizme densizliğine heves eden bir sefirin ileri düzeyli akıl tutulmasıdır." dedi.
Bahçeli, partisinin TBMM Grup Toplantısı'nda yaptığı konuşmada, MHP olarak seferberlik ruhuyla, taviz ve tavsamaya düşmeden, tehire müsaade etmeden, nefes alır gibi çalıştıklarını, milletin her güzel insanına ellerini uzattıklarını ve gönüllerini açtıklarını söyledi. Vatandaşları hem dinlediklerini hem de kendi düşüncelerini dile getirdiklerini ifade eden Bahçeli, yurdun tamamında faal halde olduklarını kaydetti. Bahçeli, siyasi faaliyetleri inançla, heyecanla sürdürdüklerini vurguladı.
9 Ağustos 2025 tarihinden 27 Eylül 2025 tarihine kadar 9 ayrı bölge toplantısını başarıyla gerçekleştirdiklerini anlatan Bahçeli, bu kapsamda "Asırlık birlik, sonsuz kardeşlik" temasının çağrısı altında, Terörsüz Türkiye Milli Birlik ve Dayanışma Buluşmaları ile vatandaşlarla görüştüklerini, konuştuklarını, gündemdeki konu başlıklarına dair düşüncelerini paylaştıklarını hatırlattı.
Halkın nabzını tuttuklarını, kafalarda biriken soru işaretlerini gidermek için "Gayret bizden tevfik Allah'tan" anlayışla hareket ettiklerini söyleyen Bahçeli, "Nitekim müthiş ve müessir sonuçlar aldık. Solgun yüzleri, kararsız ve çelişki içine sürüklenmiş vicdanları dürüst, donanımlı ve samimi dokunuş ve temaslarla tatmin ve teskin ettik." diye konuştu.
MHP lideri Bahçeli, 24 Ekim 2025'ten itibaren "tasanı dinlemeye, kaygını anlamaya, sıkıntılarını paylaşmaya geliyoruz" diyerek "Hayırlı günler komşum" temalı ziyaretleri düzenlediklerini anımsatarak, Türkiye'nin her yerinde, köylere kadar her kapıyı çalacaklarını, her eve gireceklerini, her gönlü kazanacaklarını dile getirdi. Bahçeli, "Ya dertlere çare olacağız ya da ortak olacağız. MHP ve Cumhur İttifakı'nın hedeflerini açıklayacağız, sorunları dinleyeceğiz, bu sorunlara çözüm yolu bulmanın arayış ve amacında olacağız." ifadelerini kullandı.
Her haneye huzur ve bereket penceresi açacaklarını, bunun için gecelerini gündüzlerine katacaklarını belirten Bahçeli, dertler sağanak sağanak olsa da kendilerinin hazır olduğunu vurguladı. Bahçeli, "Sorunlar yumak yumak olsa da gene biz varız ve her zaman milletimizin yanında ve hizmetindeyiz. Biz Milliyetçi Hareket Partisi ve Cumhur İttifakı'yız." şeklinde konuştu.
Bahçeli, partisinin "Hayırlı günler komşum" sohbet toplantılarının icra ve ifasında yer alanlara da teşekkür etti.
"İsrail, sözüne, imzasına, taahhütlerine ve vaatlerine itibar edilmeyecek bir ülke olduğunu tescillemiştir"
MHP Genel Başkanı Bahçeli, bugünün dünyasında savaşların ve çatışmaların ana sahasında masum insanların olduğunu belirterek, sivil ve savunmasız insanların tefrik edilmediği, dikkatle ve teferruatla ayrıştırılmadığı, silahların gölgesinden çıkarılmadığı savaşların adil olmadığı gibi tam manasıyla bir cinayet, toplu katliam ve insanlık suçu olduğunu söyledi. Gazze'de olan ve yaşananın da bu olduğuna dikkati çeken Bahçeli, Mısır'daki "Şarm el-Şeyh Barış Zirvesi"nde alınan kararların İsrail tarafından çiğnendiğini vurguladı.
"Ülkemizde görev yapan dış misyon görevlilerinin yerini yurdunu bilmesi lazımdır"
ABD'nin Ankara Büyükelçisi ve Suriye Özel Temsilcisi Tom Barrack'ın sözlerine değinen Bahçeli, şu ifadeleri kullandı:
"ABD'nin Ankara Büyükelçisi ve Suriye Özel Temsilcisi Tom Barrack'ın Bahreyn'in başkenti Manama'da, 'Türkiye ile İsrail arasında Hazar Denizi’nden Akdeniz'e kadar işbirliği göreceksiniz' beyanatı, görev yaptığı ülkeye politik rota çizme densizliğine heves eden bir sefirin ileri düzeyli akıl tutulmasıdır. Henüz daha Gazze soykırımının hesabı görülmemişken, suçlular hesap vermemişken, iki devletli model gerçekleşmemişken bu sefir, İsrail ile işbirliği içinde olacağımızı neye dayanarak, hangi hak ve yetkiyle iddia etmektedir? Ülkemizde görev yapan dış misyon görevlilerinin yerini yurdunu bilmesi lazımdır. Had ve hudut aşımına asla girmemeleri asıldır, kaçınılmazdır. Türkiye Cumhuriyeti, soykırımcıların defteri dürülmeden, ilişkilerde yeni ve temiz bir sayfa açacak kadar hakikate, mazlum Filistinli kardeşlerimizin hukukuna yüz çevirmez, çeviremez. Hak yerini bulmalı, insanlık vicdanı müsterih olmalı, adalet tecelli etmelidir."





















